Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) Sosyal Bilimler Alanında Proje Hazırlama Eğitimi verildi. KMÜ Proje ve Teknoloji Transfer Ofisi, Konya Teknokent ile Selçuk Teknoloji ve Transfer Ofisi işbirliğinde düzenlenen eğitim programı, KMÜ Mühendislik Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
KMÜ Rektör Yardımcısı ve Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yıldırım tarafından verilen ve 3 Aralık Çarşamba günü tüm gün süren eğitim programına sosyal bilimler alanında çalışan KMÜ’lü akademisyenler katıldı.
“Türkiye’de sosyal bilimler alanında proje sayısı yetersiz”
Prof. Dr. Ahmet Yıldırım “Türkiye’de sosyal bilimler alanında, fen bilimleri ve mühendislik alanlarına oranla proje sayısı çok az olduğu için bu eğitim programını düzenledik. Ben sosyal bilimci değilim ancak proje hazırlamak teknik bir olay. TÜBİTAK’taki geçmişimi de göz önüne alarak böyle bir eğitim vermeyi kararlaştırdık.” dedi.
Prof. Dr. Yıldırım “Ülkemizin üçte ikisi sosyal bilimler okuyor. Sosyal bilimler alanı, en kolay kurulabilen, teçhizat ve malzemeye en az gerek duyulan alan. Proje üretirken de konu bulmak ve çalışma yapmak hem daha kolay, hem daha az masraflı.” şeklinde konuştu.
“Üniversitemiz kurulduktan sonra Karaman’ın ar-ge çalışmaları arttı”
Ulusal ar-ge proje desteklerini anlatan Prof. Dr. Yıldırım “Türkiye’de ar-ge harcamalarının Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYİH) oranı kısa süre içinde üç katına çıktı. Bu TÜBİTAK’ın eli yüzü düzgün her projeyi desteklediği anlamına geliyor.” dedi.
Yıldırım, Karaman’ın 2003’te ar-ge çalışmasının sıfır iken 2013’te 1 milyon ile 10 milyon arasında destek alan iller arasında yer aldığını belirterek “Yani ar-ge çalışmaları, üniversite kurulduktan sonra dört yılda üçüncü kategoriye yükselmiş.” diye konuştu.
TÜBİTAK’ta bulunan proje başlıkları, destek miktarları, teşvik primleri, başvuru dönemleri ve hangi kategoriye kimlerin başvurabileceği hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Yıldırım, proje gönderilirken yapılan yanlışlıklar, biçimsel ve bilimsel değerlendirme, en sık karşılaşılan iade sebepleri, fikrin özgünlüğü ve uygulanabilirliği, amaç ve yöntemin proje kapsamına uygunluğu, projenin yaygın etkisi konularına da açıklık getirdi.
“TÜBİTAK’ta bir proje iki kez ‘özgün değil’ diye dönerse tekrar sunulamıyor. Konunun özgün olması önemli olduğu gibi uygulanabilirliği de önemli.” diyen Prof. Dr. Ahmet Yıldırım “Örneğin Ay’da çeltik yetiştirmek özgün bir fikir olabilir, ancak hiçbir uygulanabilirliği yok.” şeklinde konuştu.
“Şans ancak hazırlanmış fikirlere güler”
“İyi bir fikir, iyi hazırlanmış bir proje ile geçer.” diyen Prof. Dr. Yıldırım, “Louis Pasteur’un da dediği gibi şans ancak hazırlanmış fikirlere güler. Projeleriniz reddedildiğinde hemen vazgeçmeyin. Yöntemi değiştirin, örneklemi değiştirin, üzerinde çalışın ve tekrar tekrar deneyin.” dedi.
Program, katılımcıların sorularının cevaplanmasıyla sona erdi.
