KMÜ KİTAP FUARI'NDA SÖYLEŞİLER HIZ KESMEDEN DEVAM EDİYOR

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) gerçekleştirilen Kitap Fuarı ve Hıdrellez Şenliklerinin üçüncü gününde de birçok söyleşi düzenlendi ve öğrenciler şairlerle buluşmaya devam etti.

İlk olarak Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğrenci Topluluğu tarafından ‘Şiir, Edebiyat ve Siyaset’ konulu söyleşi düzenlendi. Moderatörlüğünü Vasfettin Yağız’ın yaptığı söyleşide Hece Dergisi Editörü Şair Hayriye Ünal ve Mektep Dergisi Editörü Şair Ömer Korkmaz öğrencilerle buluşarak editörlük, şiir yazımı ve şairlik üzerine deneyimlerini aktardılar.

“Gençlik yıllarında daha iyi şiirler çıkabiliyor”

Günümüzde Türkçe’yi iyi kullanan herkesin editörlük görevi yapabildiğini dile getiren Hayriye Ünal, “İşi iyi yapan da kötü yapan da aynı sektörde görev alabiliyor. Bu durum olumsuz bir şekilde karşımıza çıkıyor. Çünkü değer takdiri ve değer kıyaslaması yapabilmek için kendinizin de o değere sahip olmanız gerekiyor.” dedi.

Gençlerin edebiyat ve Türkçe’yi doğru ve düzgün bir şekilde kullanmak açısından çok dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Ünal konuşmasını şöyle sürdürdü: “Genç arkadaşlarımızın Türkçe’yi ve çeşitli yabancı dilleri çok iyi bilmesi gerekiyor. Onların dergicilikte, şairlikte, editörlükte kısacası bu sektörde daha fazla yer bulması için kendilerini yetiştirerek daha çok emek harcamaları gerekiyor. Biz toplum olarak gençlerin bazı sektörlerde daha fazla söz sahibi olmaları konusunda geleneklerimizle ilgili bir tavır ve kararsızlık içerisindeyiz. Gençlik yıllarında daha iyi şiirler çıkarılabildiğini düşünüyorum ve bu yüzden tercihlerimi gençlerden yana kullanmaya gayret gösteriyorum.”

“Hiçbir şiir yalnızca hatıra binaen yayımlanmaz”

Şair Ömer Korkmaz ise dergiciliğin her aşamasında yer aldığını ve ofisin bütün departmanlarında çalışma fırsatı bulduğunu belirterek, “Editör, aslında ofisin her alanında çalışan kişidir. İşin sadece bir kısmını bilmek yerine mutfağını da görmek, oradaki her şeye hakim olmak iş deneyimi ve empati kurmak açısından önemlidir.” dedi.

Editör olarak şiir değerlendirmeleri hakkında bilgi veren Korkmaz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ortada bir işleyiş var ve bu işle ciddi bir şekilde uğraşmış bir insanın yazmış olduğu şiiri iyi olmasa da yayınlamak durumunda kalabiliyorsunuz. Çünkü bazı şairlerimizin isimleri kitapta kendine yer edinir. Fakat hiçbir şiir de yalnızca hatıra binaen yayımlanmaz. Bazen bir şiiri okursunuz fakat bir hafta sonra aynı şiir hoşunuza gitmez. Editörlük işi biraz da yeni şair adaylarının elinden tutarak onları yönlendirme işidir.”

“Kitap, okumak içindir”

KMÜ Akademik Düşünce Eğitim Medeniyet (ADEM) Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen günün diğer bir söyleşisinde ise KMÜ Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turan Karataş öğrencilerle buluştu. ‘Kitabın İzinde’ isimli söyleşide Prof. Dr. Karataş öğrencilerle kitap okumanın önemini ve kendi hayatından kesitleri paylaştı.

Kitapların öncelikli amacının okunmak olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Karataş, kimi yazarların isimleri için alındığını, kimi kitapların gösteriş amaçlı temin edildiğini dile getirerek kitapların öncelikli olarak okunmak amacıyla temin edilmesini ve okuyarak kendimizi geliştirmemiz gerektiğini söyledi.

Yaklaşık olarak kırk yıldır kitap okuduğunu belirten Prof. Dr. Karataş, “Kitap okumaya başladığım ilk yıllarda bilinçli olarak değil de tavsiye ve rastlantı üzerine edindiğim kitapları okuyordum. İnsanlar okumaya başladığı dönemin tamamında nitelikli kitaplar okumayabiliyor. Okuduğumuz kitapların kimisi haz bağışlaması kimisi ise bilgi vermesi nedeniyle hayatımızda iz bırakır. Benim okuduğum ilk kitap Kemalettin Tuğcu’nun bir kitabıydı. O kitabı okuduğumda sanki yeni bir dünya keşfettim ve hayatımda yeni bir sayfa açıldı. Onun ardından yine Kemalettin Tuğcu kitaplarıyla başlayan maceram bu güne kadar geldi.” dedi.

“Engelliler, hayatın ritmini yakalamaya engel değildir”

Atatürkçü Düşünce Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen günün son söyleşisinde ise İşitme Engelli Yazar Turan Yalçın öğrencilerle buluştu. Engelliler Haftasının ilk günü olması sebebiyle düzenlenen etkinliğin teması “Engelliler hayatın ritmini yakalamaya engel değildir” oldu.

Kitap okumanın, hayatında dönüm noktası olduğuna vurgu yapan Yazar Yalçın, “12 yaşımda geçirmiş olduğum ağır bir rahatsızlıktan dolayı işitme kaybı yaşadım. Herkes okul hayatımın bittiğini, benim tekrar okumayı başaramayacağımı düşünürken ben Allah-u Teâlâ’nın Hz. Peygambere gönderdiği ‘Oku’ ayetiyle karşılaştım ve okuyarak bütün engellerimi aştım.” dedi.

"Her insan bir kitaptır, okumayı bilene" diyen Yazar Yalçın, “Okumayı her gün ibadet gibi yapmalısınız. Ben bir engelli olarak çok fazla okudum ve şu anki hayatımı okumaya borçluyum. Başarılı insanların hayatlarını okuduğumda da gördüğüm şey onların da çok fazla kitap okumasıydı. Her türlü yazıyı okumalısınız ve 'bu ne işe yarayacak' diye düşünmemelisiniz, mutlaka bir gün size olan faydasını görürsünüz. Okumaya değer verelim ki toplum ve ülke olarak daha fazla gelişelim.” şeklinde konuştu.

Söyleşide öğrencilerin sorularını cevaplayan da Yazar, “Bir insanın kalitesi konuşmasından değil, sorduğu sorulardan belli olur.“ diyerek sorularını beğendiği öğrencilere kalem ve kitap hediye etti.

Söyleşiler sonunda konuk yazarlara hediye ve plaket takdim edildi.