KMÜ’DE ‘İŞ DÜNYASI VE BÜROKRASİ İLİŞKİLERİ’ KONUŞULDU

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğrenci Topluluğu tarafından ‘İş Dünyası ve Bürokrasi İlişkileri’ konulu konferans düzenlendi.

Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Öğrenci Topluluğu Başkanı Zeynep Arslan’ın açılış konuşması ile başlayan konferans, KMÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Candan’ın sunumu ile devam etti.

Öğretim elemanları ve çok sayıda öğrencinin katıldığı konferansta Doç. Dr. Hakan Candan, Osmanlı’dan günümüze kadar geçen süreçte ‘İş Dünyası ve Bürokrasi İlişkileri’ hakkında bilgiler aktardı.

Doç. Dr. Candan, “Kamu bürokrasilerinin toplumda güçlü bir siyasal rol işgal etmeleri, sosyo-ekonomik kalkınma çabaları açısından genellikle olumlu karşılanmamaktadır. Kalkınma sürecinde belli bir düzeye erişmiş toplumlarda bürokrasinin siyasal bakımdan etkin olmasının; özel sektörün gelişmesini önleyebileceği, sosyal hareketliliği yavaşlatacağı, tesirli bir kontrol mekanizmasının denetimi altında olmayacağı için bürokraside verim ve etkinliğin düşük olacağı anlayışı var. Bürokrasinin sosyo-ekonomik kalkınmaya olan katkısının optimum olabilmesi için, belli bir aşamadan sonra, kalkınma sürecinde önderliği gerçek girişimci gruplara terk etmesi ve kalkınmaya siyasal olarak değil idari olarak girdi sağlaması gerekir.” dedi.

Fritz Morstein Marx’ın bürokrasiyi iki farklı şekilde ele aldığını belirten Doç. Dr. Candan, “Statü elit özelliklerindeki bürokrasi; toplumsal tabakalaşmada üst sıraları işgal eder. Kültürel ve sosyo-ekonomik kararların uygulanmasından çok, alınmasında daha aktif rol oynar ve aynı zamanda bir siyasal elittir. Fonksiyonel bürokratik elit ise toplumsal tabakalaşmada diğer gruplara göre daha dengeli bir yer işgal eder. Yeni sosyo-ekonomik grupların ve onların siyasal temsilcilerinin amaçlarını daha kolaylıkla benimser.” şeklinde konuştu.

“Dört Tür Devlet Modeli”

Dört tür devlet modeli olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Candan şunları söyledi: “Koruyucular; endüstriyel politikalar belirlemede ve korumada düzenleyici rol oynar. Hakim rol üstlenen devletler; basitçe tamamlayıcı bir rol oynamaktan çok, özel sektör yatırımcıları ile doğrudan rekabet eden bir adım atarlar. Eğer yerel sermaye yetersiz, yabancı sermaye isteksiz ise, dönüştürücü rol üstlenmek ve ekonomik gelişmeyi sağlamak için tek yol olarak hakim devlet rolü oynamak gerekmektedir. Yardımcı devlet; endüstrilerin ortaya çıkışında yardımcı olma arayışındadır. Firmalara risk alma cesareti verir ve onları yeni sektörlere atılmaya yönlendirebilir. İdarecilik rolü ise; bir sektörde firmalar için başarısız olma tehlikesi varsa devletin yardımcı olma çabaları kaybolur ve dolayısıyla devletin bu durumda idarecilik rolü oynaması gerekmektedir. Yani özel firmaları destekleme ve teşvik etme çalışmaları yapar.”

Konferans, plaket takdimi ve Doç. Dr. Hakan Candan’ın İş Dünyası ve Bürokrasi İlişkileri konulu kitabını imzalamasının ardından sona erdi.