Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık, Kültür ve Etik Öğrenci Topluluğu tarafından ‘Hemşirelik ve Ebelik Haftası’ nedeniyle bir program düzenlendi.

Çok sayıda öğrencinin takip ettiği program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşmaları ile devam etti. Açılış konuşmasında ilk olarak Sağlık Bilimleri Fakültesi Ebelik Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Erhan Şensoy söz aldı.

“Sağlıklı aileler geleceğin anahtarıdır”

Dr. Öğr. Üyesi Şensoy, sağlıklı ailelerin geleceğin anahtarı olduğunu vurgulayarak, “Sağlığın temeli gebelik ve doğumla atılır. Tüm dünyada aile sağlığını korumak ve yükseltmek için çalışan ebelik mesleği tarihin en eski mesleklerinden biridir. Ebelerimiz yurdun her köşesinde, köylerde, kentlerde ve çoğu zaman zor şartlar altında halkımıza hizmet vermektedir. Ebelerimizin; doğum öncesinde, doğum esnasında ve doğum sonrası dönemde anneye ve bebeğe bakım hizmeti sunmaları onları daha özel kılar ve insanlarla derin bağlar kurmalarını sağlar. Sağlık sistemimizin başarıya ulaşmasında bir sağlık çalışanının yeri vazgeçilmezdir. Anne ve bebek ölümlerinin büyük hızla azaltılmasında ebelerin rolü büyüktür. Bu başarıları devam ettirebilmemiz için tüm hastanelerde ebelik hizmetlerinin güçlendirilmesi, normal doğumun desteklenmesi ve sunulan hizmetin kalitesinin daha da artırılması gerekir.” dedi.

“Sağlıklı birey sağlıklı ailelere, sağlıklı aileler de sağlıklı toplumlara dönüşecektir”

Programda ikinci olarak söz alan Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ayşe Sonay Türkmen ise ebelik ve hemşirelik mesleğinin tanımını yaparak konuşmasına başladı. Doç. Dr. Türkmen konuşmasının devamında öğrencilere seslenerek, “Sağlığı koruma, hastalık halinde yeniden kazandırma ve sürdürme sizlerin temel sorumlulukları olacaktır. Her şeyin başı sağlık ve sizler sağlığın başında olacaksınız. Sağlıklı birey sağlıklı ailelere, sağlıklı aileler de sağlıklı toplumlara dönüşecektir. Mesleğe ilk adımlarınızı üniversiteye kayıt yaptırdığınız anda attınız. Şimdiden çevrenizde sizden bilgi ve danışmanlık isteyen onlarca kişi var. Bu beklentileri doğru şekilde yerine getirebilmeniz için doğru bilgilere ulaşmanız, iyi birer gözlemci olmanız ve bilgi temelli bir özgüvene sahip olmanız gerekir.” şeklinde konuştu.

“Ebelik, insanlık tarihi kadar eski bir meslektir”

Program açılış konuşmalarının ardından sunumlarla devam etti. Ebeler Derneği Başkan Yardımcısı Uzm. Ebe Nezide Topuz ‘Geçmişten Geleceğe Ebelik Mesleği’ konulu sunumunda, “Ebelik, insanlık tarihi kadar eski bir meslektir. Tarihin ilk devirlerinde gebe ve loğusalara yardım ile başlayan ebelik mesleğinin kökleri M.Ö. 5 bininci yıllara dayanmaktadır. Mitolojik dönemde ebelik mesleğinin tanrıçası ‘Eileithyia’ idi. Dünyadaki ebelik tarihine göre ebelerde olması gereken özellikler; sır tutmasını bilen, gebenin acısını paylaşabilen bilgili ve ilgili biri olmasıdır.” dedi.

“Kadınlar ne kadar güçlü olursa ebeler o kadar güçlü olacaktır”

Geçmişten günümüze ebelik mesleğini anlatan Uzm. Ebe Topuz, şunları dile getirdi: “Türk kültüründe de doğum büyük öneme sahip kutsal bir eylem ve doğuran kadına yardım etmek her dönemde kutsal bir görevdir. İslamiyet’te ise Hz. Fatıma kadın mesleklerinin pîri, özellikle ebelerin pîri olarak kabul edilir. Kendisinin ebelik yaptığı ve sayesinde kadınların kolay doğum yaptığı bilinir. Selçuklu İmparatorluğunda ebeler büyük saygı gören önemli toplum liderleriydi. Osmanlı’da kadınların sağlık alanındaki ilk mesleği ebeliktir. Osmanlı İmparatorluğunda ebeler yüksek statü sahibi ve annelik çok kutsaldır. Osmanlı'da 'saray, kibar ve halk' olmak üzere üç çeşit ebe hizmet vermekteydi. Osmanlı ebeleri, doğum ve yöntemleri konusunda çok bilgilidir. Cumhuriyet döneminde ebelik Tıp Fakültesine bağlanmış ve eğitim süresi üç yıla çıkarılmıştı. Mustafa Kemal Atatürk tarafından 21-28 Nisan Ebelik Haftası olarak ilan edildi. Günümüzde de doğum politikasının hedefi; doğumları normalleştirmektir. Güçlü ebelere ve ebelerin bilgilerinin güncellenmesine ihtiyacımız var. Kadınlar ne kadar güçlü olursa ebeler o kadar güçlü, kadınlar ne kadar sağlıklı ise ebeler de o kadar mesleğine sahip çıkacaktır.”

“Herkes İçin Sağlık”

KMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Şerife Koç ise 'Herkes İçin Sağlık Hedefine Ulaşmada Öncü Bir Ses: Hemşirelik' konulu sunumu ile katılımcılara bilgiler aktardı.

Dr. Öğr. Üyesi Koç, “Hemşirelik mesleği, doğumdan ölüme kadar her yaş döneminde ihtiyaç duyulan, birey, toplum ve aile sağlığını güçlendirmeyi, sağlığı korumayı ve geliştirmeyi hedefleyen çok özel bir meslektir. İdeal bir hemşirenin; sağlıklı, ayrım yapmayan, bilgili, disiplinli, temiz, düzenli, sır saklayabilen, üretken, yardımsever, güler yüzlü, değişime ve gelişime açık olmak üzere daha pek çok özelliği olması gerekir.” dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Koç, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünya Sağlık Örgütü Anayasası’na göre sağlık; sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, bedence, ruhça ve sosyal yönden tam iyilik halidir. Ulaşılabilir en yüksek standarttaki sağlık seviyesine ulaşmak; ırkı, siyasi görüşü, ekonomik ve sosyal konumu ne olursa olsun tüm bireylerin temel hakkıdır. Bir ülkede herkesin sağlığa ulaşması için sağlığın önündeki yetersiz beslenme, yoksulluk, temizlik, güvenli konut ve barınma gibi engellerin kaldırılması gerekir. ‘Herkes için Sağlık’a etki eden küresel sağlık sorunlarının başında bildiğimiz ve bilmediğimiz hastalıklar, salgınlar, bulaşıcı olmayan hastalıklar, sağlık hizmeti ulaştırma, göçler, mental sağlık ve iyilik hali ile şiddet gelmektedir. ‘Herkes İçin Sağlık’a etki eden küresel sağlık sorunlarıyla ilgilenmeliyiz ve bunu yaparken hemşirelik rollerinden yararlanmalıyız.”

Program, Karaman Devlet Hastanesi Şifalı Eller Türk Halk Müziği Korosu tarafından icra edilen müzik dinletisinin ardından plaket takdimi ile sona erdi.