Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından ‘Sosyal Politikalar Açısından Kadın ve Aile’ çalıştayı düzenlendi. İzmir Kâtip Çelebi Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, farklı üniversitelerden bilim insanları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve davetlilerin katılımıyla gerçekleştirilen çalıştay saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açılış konuşmaları ile devam etti.
“Kadınlar milletin ve ailenin şekillenmesinde faktör değil aktördür”
KMÜ Kadın Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Hasibe Ceyhan, günümüzde kadın ve ailenin maruz kaldığı tehditler ve kadının kadın olduğu için yaşadığı mağduriyetler nedeniyle böyle bir çalıştay düzenlediklerini belirterek, “Son yıllarda kadına, çocuğa, erkeklere kısaca tüm insana yönelik şiddetin artmış olması, bu sebeple alınan tedbirlerin ve yasal düzenlemelerin aile yapımıza uygun olmaması, kadını ve aileyi yeterince koruyamadığımızı göstermektedir. Doğuştan öğretmenlik yeteneğine sahip olan kadınlarımız milletin ve ailenin şekillenmesinde bir faktör değil aktör görevi görmektedir. Dinin ve ailenin birleştirici gücünü gerçek anlamda idrak edemiyor olmamız toplumsal sorunumuzun çözümünü de geciktiriyor. Bu nedenle düzenlemiş olduğumuz çalıştaya katılan ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.“ dedi.
“Kadınlarımız tüm aileyi toparlayan ve topluma değer katan eşsiz varlıklardır”
Rektör Akgül ise, toplum olarak aile yapısına verilen öneme değinerek şunları söyledi: “Milletimiz, köklü tarihi boyunca çok değişik coğrafyalarda yaşamış ve farklı sosyal yapılar içerisinde yer almış olsa bile aile yapısını her zaman korumuş ve bu değerli yapıyı günümüze kadar taşımıştır. Toplumumuzun oluşumu ve gelecek nesillerimizin şekillenmesinde en büyük sorumluluğu alan ailelerimiz kültürel kimliğimizin yaşatılması, toplumsal değerlere sahip çıkılması ve neslimizin devamı açısından önemli bir görev almaktadır. Sağlam bir aile yapısı kurma konusunda ise en büyük yükü şüphesiz kadınlarımız yani annelerimiz taşımaktadır. Toplumsal açıdan sağlıklı bireylerin yetiştirilmesi ve gelecek nesillere aktarılmasında büyük bir özveri gösteren kadınlarımız tüm aileyi toparlayan ve topluma değer katan eşsiz varlıklardır.”
Rektör Akgül, konuşmasının devamında, “Kadınlarımızın ve ailelerimizin korunması, toplumumuzda da bu iki değere gereken önemin verilmesi hem gelenek ve göreneklerimiz hem de dinimiz açısından biz bireylere düşen en büyük sorumlulukların başında gelmektedir. Bu bağlamda düzenlemiş olduğumuz Sosyal Politikalar Açısından Kadın ve Aile’ çalıştayının hayırlara vesile olmasını diliyor, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” diyerek sözlerini noktaladı.
Çalıştay, açılış konuşmalarının ardından ‘çalışma hayatında kadın’, ‘yeni hukuk düzenlemelerinin aile yapısına etkisi’, ‘aile ve çocuk’, ‘aile içi sorunlar’, ‘aile ve değerler’ gibi konuların ele alındığı oturumlarla devam etti.
Çalıştayda ilk olarak Moderatörlüğünü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Başkonak’ın yaptığı ‘aile ve çocuk’ konusu ele alındı. Dr. Öğr. Üyesi Başkonak, ailede alınan temel eğitimin önemine değinerek, “Okul öncesinde aile tarafından çocuklara değerler eğitimi verilmelidir. Eğitim sadece okulda başlar anlayışı yanlış bir anlayıştır ve bu anlayış kırılmalıdır. Farklı alanlarda eğitim alan öğretmenlere özel eğitim alanında da dersler verilmeli ve akademik başarı yanında insani değerler de önemsenmelidir. Ayrıca gerekli fiziksel düzenlemeler yapılarak ailelere devlet tarafından ekonomik, sosyal ve psikolojik destek sağlanmalı.” dedi.
Moderatörlüğünü Prof. Dr. Mustafa Aydın’ın yaptığı ‘aile ve değerler’ konulu oturumda ise dijital teknolojiler, toplumsal değerler ve Kur’an’da aile kavramları ele alındı. Prof. Dr. Aydın değerlendirmesinde “Televizyonlarda şiddet ve cinsiyet ayrımcılığı sıkça işlenmekte. Günümüzde toplumsal güvensizlik artmış durumda. Kadın cinayetleri meşrulaştırılıyor, gençlere ekranlarda hayaller satılıyor ve beklentiler farklılaştırılıyor. Teknolojik gelişmeler ve sosyal medya kullanımı ile aile içerisinde herkes bireyselleşiyor ve iletişim eksikliği ortaya çıkıyor.” şeklinde konuştu.
Mustafa Kemal Üniversitesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. M. Ali Kırman’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen ‘aile içi sorunlar’ başlıklı oturumda ise aile içi şiddet, boşanmalar ve modernleşme konuları işlendi. Prof. Dr. Kırman, “Aile tanımının sadece kadın üzerinden değil anne, baba ve çocuk üzerinden tanımlanması ve uygulanacak politikaların buna uygun hazırlanması gerekmektedir. Toplumsal cinsiyet olgusu yeniden ele alınmalı ve aile içi şiddetin özellikle kitle iletişim araçları vasıtasıyla gün geçtikçe arttığı göz ardı edilmemelidir. Artan boşanma oranlarına karşın evliliklerin kolaylaştırılmasına yönelik çeyiz yardımı gibi uygulamaların artırılması ve yaygınlaştırılması gerekmektedir.” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Moderatörlüğünü İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Mustafa Tekin’in yaptığı ‘çalışma hayatında kadın’ konulu oturumda ise çalışan kadınların çocuk bakımı, eşiyle ayrı vardiyalarda çalışma, kreş, uzun çalışma saatleri gibi nedenlerde sorunlar yaşadığına dikkat çekildi.
KMÜ İslami İlimler Fakültesi Dekanı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Fikret Karapınar’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen oturumda ise ‘yeni hukuk düzenlemelerinin aile yapısına etkisi’ konuşuldu. Prof. Dr. Karapınar, boşanma sonrasında yaşanan nafaka uygulaması ve evden uzaklaştırmalarla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Toplu şekilde ödeme yani tazminat gibi ödemeler nafakalardan daha işlevsel olabilir. Devlet, sosyal devlet rolüne binaen nafaka ücretlerini ödeyebilir. Bunun yanı sıra evden uzaklaştırma sürecinde psikolojik terapilere ilişkin programlar ve dini ve ahlaki değerlere dair programlar uygulanmalı, kişiler yalnız bırakılmamalıdır. Şiddet kavramı bir bütün olarak ele alınmalı ve bu anlamda şiddete dair bütüncül tedbirler uygulanmalıdır.” dedi.
Gün boyu süren çalıştay, sorun tespiti ve çözüm önerilerinin sunulmasının ardından plaket takdimi ile sona erdi.