MEKKE'NİN FETHİ ANLATILDI

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) Mekke'nin fethinin 1390'ıncı yıldönümü dolayısıyla dokuz ayrı öğrenci topluluğu tarafından Fethü’l Fütûh isimli etkinlik düzenlendi.

KMÜ İslami İlimler Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mesut Can'ın konuşmacı olduğu etkinlik, Kur'an-ı Kerim tilaveti, Öğrenci Toplulukları Komisyonu Başkanı Murat Tosun'un konuşması ve  "Asırlık Şiir" adlı şiirin seslendirilmesi ile başladı.

"Mekkeli Müşriklerin anlaşmayı bozmaları fethi zorunlu hale getirmiştir"

Dr. Öğr. Üyesi Can, Fethü’l Fütûh kavramının ne olduğu, fethin anlamı, önemi ve günümüze dair verdiği mesajlar, fethin hazırlık aşaması ve sebepleri hakkında bilgiler vererek şunları dile getirdi: "İslam tarihinde dönüm noktalarından birini teşkil eden fetihler; Fetihler Fethi yani Fethü’l Fütûh olarak adlandırılmıştır. Eğer bir ilkten bahsetmek gerekirse Mekke’nin fethini ilk kabul etmek yanlış olmasa gerektir. Hudeybiye Antlaşması’ndan sonra gerçekleşen Hayber'in Fethi ve dönemin süper gücü olarak kabul edebileceğimiz Bizans ile yapılan Mute Savaşı; Müslümanların askeri, idari ve sosyal hususlar bakımından tam teşekküllü müstakil bir devlet, toplum ve bir medeniyetin temsilcisi olduğunu ortaya koymuştur.  Kur’an-ı Kerim, Hudeybiye’nin hemen akabinde inzal edilen Fetih Suresi ile Mekke’nin fethini müjdeler. Buna uygun olarak tarihçiler Hudeybiye Antlaşması'nı 'Fethin Müjdecisi' olarak isimlendirmişlerdir. Mekke’nin fethinin görünen sebebi de Mekkeli Müşriklerin imzalamış oldukları antlaşmayı bozmalarıdır."

"Fetihteki ulvi amaç; beldelere ve insanlara tahakküm etmek değil, gönüllere sahip olmaktır"

Dr. Öğr. Üyesi Can, Peygamberimizin şehrin savaşılmadan teslim olmasını arzuladığını belirterek "Kendisi ve etrafı kutsal (harem) ve mübarek kabul edilen bir şehre de ancak böyle bir fetih yakışırdı. Bunun için, zamanın elverdiği tüm imkanlar kullanılarak Mekkelilerin savaş meydanına çıkmamalarını sağlayacak tedbirler alındı." dedi. Can, konuşmasına şöyle devam etti: "Bu noktada 11 Ocak 630 günü,  Peygamber Efendimizin üstün komutanlık vasfına şahitlik etmiştir. Bu kutlu fetih, yıllar yılı kendilerine her türlü eza ve cefayı reva gören Mekkeli Müşriklerin genel bir afla affedilmeleri, şehrin idaresinin yine kendilerinde bırakılması, Kabe’nin anahtarının eski sahiplerine iade edilmesi gibi, içinde barındırdığı ve günümüz Müslümanlarına mesajlar veren birçok ibret dolu hadiseyi içermektedir. Günümüze dönük bu mesajların en kuvvetlisi hiç şüphesiz şudur ki Mekke'nin fethindeki ulvi amaç; beldelere ve insanlara tahakküm etmek değil, gönüllere sahip olmaktır."

Program plaket takdiminin ardından sona erdi.