KONGRENİN YUNUS EMRE OTURUMU

 

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Türkçe Konuşan Öğrenciler Kongresinin ilk gününde Yunus Emre Oturumu adı verilen ikinci oturumda Fatih Doğru, Ferdi Bozkurt, Serdar Karaoğlu ve Nazmi Alan bildirilerini sundular. Oturumun başkanlığını Türk Dil Kurumu’ndan Prof. Dr. Erdoğan Boz yaptı.

Aykırı Sözlükler

Fatih Doğru, Aykırı Sözlükler başlıklı bildirisinde bilinenin, alışılagelmişin dışına çıkan sözlükleri değerlendirdi, dünyada ve Türkiye’de yayınlanan aykırı sözlükler hakkında bilgi verdi.

Anti-dictionaries kelimesinin karşılığı olan aykırı sözlüklerin mizahi ve eleştirel bir içeriğe sahip olduğunu kaydeden Doğru, dünyadaki ilk aykırı sözlüğün 1612 yılında Paolo Beni tarafından yazıldığını, fakat dünyanın en meşhur aykırı sözlüğünün 1906 yılında Ambrose Bierce tarafından yazılan Şeytan’ın Sözlüğü yani The Devil’s Dictionary olduğunu söyledi.

Ambrose Bierce’e göre sözlüklerin art niyetli bir araç olarak görüldüğünü ve dilin gelişmesine engel olan, dili zor ve esnemez kılan bir işleve sahip olarak nitelendiğini belirten Doğru, Bierce’in Şeytan’ın Sözlüğünde toplumsal yapıya ters düşen ve söylenmekten sakınılan pek çok kavramın gündeme getirildiğini vurguladı. Bierce’in sözlüğünün yayımlanmasının ardından buna nazire niteliğinde pek çok sözlüğün piyasaya çıktığını belirten Doğru, Türkiye’de de Sabri Kaliç tarafından Şeytan’ın Türkçe Sözlüğü’nün yayımlandığını ifade etti.

Fatih Doğru, Türkçede yayımlanan diğer aykırı sözlüklere ise şunları örnek verdi: Afili Lügat, Kadın Düşmanı Sözlük, Türkçe Kadın Sözlüğü, Türkçe Erkek Sözlüğü, Lumpen Sözlüğü, Tek Kelimelik Sözlük, Romantik Sözlük, Sevda Lügati.

Aykırı sözlüklerin bazı çevrelerce kabul görmemesine rağmen zamanla kendi okur kitlelerini bulduğunu söyleyen Fatih Doğru, internette çok meşhur olan Ekşi Sözlük, İTÜ Sözlük, Uludağ Sözlük gibi sözlük türlerinin de aykırı sözlüklerden olduğunu belirtti.

Temel Duygu Sözcüklerinin Bilişsel Dilbilim Yöntemine Göre Tanımlanması

Ferdi Bozkurt, Türkçe Sözlük’te duygu sözcüklerine karşılık gelen tanımlamaların yetersiz olduğuna dikkat çektiği sunumunda sözcüklerin eşanlama dayalı açıklamalarla kısır bir döngü içinde tarif edildiğine vurgu yaptı.

Bozkurt, dokuz temel duygu sözcüğünü bilişsel dilbilim yöntemine göre tanımladığı çalışmasında üniversite birinci sınıfta okuyan 70 öğrenciye uyguladığı anketten elde ettiği verilerle öfke, tiksinti, nefret, korku, üzüntü, arzu, aşk, mutluluk ve sevinç kelimelerinin karşılıklarını dinleyicilerle paylaştı.

Bozkurt, uyguladığı bilişsel yöntemle duygu sözcüklerini tanımlarken öğrencilerin sözcüklere ilişkin açıklamalarından “ne, neden/durum, tepki/sonuç” ögelerini kullandığını belirtti.

Türkçe Çevrimiçi Derlemler

Serdar Karaoğlu, metinlerin ya da konuşma dilinin örneklerinin belli kıstaslar çerçevesinde bir araya getirildiği derlemlerden dünyaca meşhur olanlara değindi ve ardından Türkçe derlemleri irdeledi.

Türkçede elektronik çevrimiçi altı adet derlem bulunduğuna dikkat çeken Karaoğlu, bu derlemler hakkında ayrıntılı bilgileri katılımcılarla paylaştı.

Türkçe Köprü Sözlükler

Nazmi Alan, köprü sözlük kavramı ve Türkçe’deki örnekleri konulu sunumunda köprü sözlükler’i “birden fazla dilin konuşulduğu ülkelerde geliştirilen ve farklı etnik gruplar arasında köprü görevi gören sözlükler” olarak tanımladı.

Türkiye’de 16 etnik grubun yaşadığına dikkat çeken Nazmi Alan, bu etnik grupları şöyle sıraladı: Türk, Arap, Arnavut, Boşnak, Çerkez, Ermeni, Gürcü, Hemşinliler, Kürt, Laz, Pomak, Roman, Rum, Süryani, Yahudi ve Zaza.

Nazmi Alan, Türkiye’de 54 adet köprü sözlük bulunduğunu, bunların yalnızca bir tanesinin üç dilli olduğunu ve diğerlerinin hepsinin, birisi Türkçe olmak üzere iki dilli olduğunu kaydetti. Türkiye’deki etnik grupların dilleri arasında ise bir sözlük bulunmadığını vurgulayan Alan, “Örneğin Kürtçe-Boşnakça, Ermenice-Zazaca, Lazca-Süryanice gibi sözlükler yoktur.” dedi. Alan, Türkiye’deki etnik gruplardan Romanlara ait basılı ya da elektronik herhangi bir sözlüğe rastlamadıklarını söylerken Hemşinli, Pomak ve Süryanilere ait basılı sözlük olmamasına rağmen birer adet elektronik köprü sözlüğün bulunduğunu kaydetti.

Alan, Türkiye’deki köprü sözlüklerden en fazla sayıda olanları sıraladı ve 54 köprü sözlükten 12’sinin Türkçe-Arapça, 7’sinin Türkçe-Kürtçe, 7’sinin Türkçe-Rumca, 5’inin Türkçe-Çerkezce sözlük olduğunu, diğer etnik grupların sözlüklerinin ise 4 ve daha az sayıda olduğunu belirtti.