Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) Mersin ili Erdemli ilçesi Arpaçbahşiş kasabasında yaşayan Boynuinceli Yörükleri’nin ağzına dair araştırma yapıldı. KMÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonunca desteklenen ve danışmanlığını Yrd. Doç. Dr. İdris Nebi Uysal’ın yaptığı araştırma yüksek lisans öğrencisi Halil İbrahim Özden tarafından gerçekleştirildi.
Arpaçbahşiş kasabası merkezli olmak üzere Erdemli sınırları içindeki Avgadı, Güzeloluk ve Sorgun yaylalarında yaşayan Boynuinceli Yörükleri’nin konuştuğu Türkçenin incelendiği çalışmada Oğuz boylarından Beğ-Dili boyuna mensup olan Boynuinceli Yörüklerinden 13’ü bayan, 10’u erkek olmak üzere toplamda 23 kaynak kişiyle görüşüldü.
Araştırmada öncelikle “Yörük” sözcüğünün hangi çağrışımları temsil ettiği, Boynuinceli Yörükleri’nin kim oldukları ve çalışma sahası olan Arpaçbahşiş kasabasına nasıl geldiklerine dair bilgiler verildi. Kaynak kişilerden derlenen metinlerin ses özelliklerinin de incelendiği araştırmada metinlerin dil bilgisi kuralları ayrıntılı biçimde mercek altına alınırken, derlenen 23 metin ve bu metinlerden yola çıkılarak hazırlanan sözlüğe de yer verildi.
“Boynuinceli ağzı, birçok arkaik (eskicil) unsuru barındırıyor”
Ağız araştırmalarının bir dilin tarihî devrelerine ışık tuttuğunu belirten proje danışmanı Yrd. Doç. Dr. İdris Nebi Uysal, Türkçenin eski dönemlerinde kullanılan bazı gramer şekilleri ve sözcüklerin çalışma sahasındaki Boynuinceli Yörüklerinde tespit edildiğini söyleyerek bu yapıların yok olmadan kayıt altına alınmasının önemine dikkat çekti. Uysal, benzer çalışmaların bugün ülkemizin bazı yerlerinde dağınık hâlde yaşayan Boynuinceliler için de yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Yrd. Doç. Dr. Uysal, araştırma sonucunda ortaya çıkacak sonuçların genelde ağız araştırmalarına, özelde ise Türkiye Türkçesi ağızları haritasına ve sözlüğüne katkı sağlayacağını ifade ederek ayrıca etnik yapı-ağız ilişkisini anlayabilmek için doğrudan veriler sağlamanın da hedeflendiğini belirtti.
“Bu alanda yapılan ilk ve tek araştırma”
Göçer yaşamın toplumumuzda binlerce yıldır sürdürülen ve içerisinde pek çok kültürel değeri barındıran sosyo-kültürel bir olgu olduğuna değinen Yrd. Doç. Dr. İdris Nebi Uysal, ülkemizde yalnızca bir etnik grubu ele alan ağız çalışmasının pek yapılmadığını belirterek “Şimdiye kadar Boynuinceli Yörükleri’ne dair bir ağız çalışmasının olmayışı, araştırmanın önemini bir kat daha arttırmaktadır.” dedi.
Proje araştırmacısı Halil İbrahim Özden ise araştırma ile bir Yörük aşireti olan ve geçmiş dönemlerdeki iskân politikalarıyla farklı bölgelere göç etmek zorunda bırakılarak Arpaçbahşiş kasabasına yerleşen Boynuinceli Yörükleri’nin ağız (dil) özelliklerinin incelemeye alındığını söyledi.
Özden, “Araştırmamızda Boynuinceli Yörükleri’nin televizyon, radyo, internet ve telefon gibi kitle iletişim araçlarının artmasıyla kaybolmaya başlayan ağız özelliklerini tespit etmeye çalıştık. Anadolu’da Yörüklerce sürdürülen göçer yaşam biçiminin folklorik bir değer olarak yozlaştırılmadan korunup gelecek kuşaklara aktarılacak şekilde kayıt altına alınması son derece önemlidir.” diye konuştu.
Boynuinceli Ağzındaki Bazı Sözcük ve Deyimler
Araştırmada tespit edilen, Boynuinceli Yörüklerinin kullandığı kelimelerden bazıları şunlar:
ayā ucuñ göl ossun baş ucuñ buñar osun: “Ayak ucun göl olsun, baş ucun pınar olsun.” Bir iyi dilek, hayır dua sözü.
bekmezi ġoyu: Sırtı güçlü, arkası sağlam (kişi).
ciccā: Keçilerin sağımından sonra oğlaklara emzirilme zamanlarının geldiğini belirten bir seslenme sözü.
cıvlatmak: Dövülen buğdayı sert kabuğundan ayırmak.
çavmak: Hırsla ve hızlı nefes alıp vermek.
çekişgen: Çok dırdır eden, kavgaya meyilli, huysuz kişi.
deirmen ǖndü vardı etti: “Değirmen öğündü vardı gitti”. Ömrün hızla geçip gittiğini anlatan bir deyim.
dolaz: Yufka ekmeğin tereyağı ile pişirilmesi sonucu yapılan bir tür yemek.
elbiz: Şeytan.
ertelik: Sahur için hazırlanan yemek, sahur.
eş yenge: Aynı erkekle evli iki kadından her biri.
ġayıt: Kayıt, kışlık yiyecek veya eşya.
geldi geşdi, ġondu göşdü: “Geldi geçti, kondu göçtü.” Ömrün hızla geçip gittiğini anlatanbir söz.
ġırçılmak: Ezilmek, parçalanmak.
ġunlacı avrat: Hamile veya doğumu yaklaşmış kadın.
hacana: Erkeğe veya kıza eş bulan kadın, çöpçatan.
öveç deke: Sürüyü yöneten, lider konumundaki iki yaşını aşmış teke.
sayġılı ġış: İlkbaharda çok sert geçen 3-5 günlük kışa verilen isim.
taydaş: Akran, arkadaş.
yastıķ yoldaşı: Evli eşlerden her biri.
yüzüñ ġuyusu: Arkaya bakmadan, bir daha dönmeyecek şekilde (gitmek).