Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) ve Ankara Üniversitesi işbirliği ile Jean Monnet Konferans Dizisi kapsamında ‘Avrupa Birliği’nin Genişleme Stratejisi ve Türkiye-AB İlişkileri konulu konferans düzenlendi. KMÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Kemal Esengün Salonunda gerçekleştirilen konferansa İİBF Dekanı Prof. Dr. Osman Çevik, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Oturum başkanlığını TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinden Prof. Dr. Tuğrul Arat’ın yaptığı konferansın açılış konuşmasını Ankara Üniversitesinden Prof. Dr. Belgin Akçay yaptı. Prof. Dr. Belgin Akçay, Türkiye ve AB ilişkilerinin bilimsel düzeyde tartışılması ve değerlendirilmesi amacıyla üniversitelerde konferanslar düzenlediklerini dile getirerek, “Avrupa Birliği, dünyanın en büyük ekonomik bloku olması, küresel aktörlerin başında gelmesi ve ülkemizin çıkarlarından dolayı bizim için oldukça önemli. Fakat Avrupa Birliği hakkında bilgi düzeyine baktığımızda AB üyesi ülkeler ve aday ülkeler açısından en düşük bilgi sahibi olan halkın Türk halkı olduğunu görmekteyiz. Bu yüzden düzenlemiş olduğumuz konferanslar gençlerimizin ve halkımızın AB hakkında bilgi sahibi olmasında büyük önem taşıyor.” dedi.

Prof. Dr. Belgin Akçay’ın ardından söz alan Prof. Dr. Tuğrul Arat ise konferansın konuları hakkında bilgi vererek, ‘AB’nin Genişleme Stratejisi, AB’nin Batı Balkanlarda Genişlemesi, AB’nin Genişleme Stratejisinde Türkiye’nin Yeri’ başlıkları hakkında kısa bir değerlendirme yaptı.

AB’nin genişleme stratejisi hakkında sunum yapan Çankırı Karatekin Üniversitesinden Doç. Dr. Hatice Yazgan, 2005 yılından bugüne Türkiye’nin Avrupa Birliği sürecini anlatarak aday ülkelerin tabi oldukları siyasi ve ekonomik kriterleri anlattı. Yargı ve temel haklar ile adalet ve özgürlük gibi hakları kapsayan 35 başlığın müzakarelerin temelini oluşturduğunu söyleyen Doç. Dr. Yazgan, “Özellikle hukukun üstünlüğü, genişleme stratejisinin merkezinde yer alıyor. Aday ülkelerin yargı reformu, yolsuzlukla mücadele gibi konularda ciddi adımlar atması isteniyor. Ülkeler açısından bakıldığında ise AB artık elit bir proje olmaktan çıkıp halkların onayının alındığı bir hale geldi.” dedi.

Doç. Dr. Yazgan, Türkiye’nin AB’ye üyelik aşamasını değerlendirerek, “Türkiye eğer AB’ye üye olursa AB, pazarının genişlemesi açısından kazanım sahibi olacak. Türkiye ise bu genişleyen pazara dahil olma kazancını yaşayacak.” şeklinde konuştu.

TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesinden Doç. Dr. Birgül Demirtaş ise AB’nin Batı Balkanlarda genişlemesi ilgili bilgiler paylaştı. Doç. Dr. Demirtaş,  Sırbistan, Makedonya, Bosna Hersek, Kosova, Karadağ ve Arnavutluk gibi ülkelerden oluşan Batı Balkan ülkelerinin toplam 19 milyon nüfusa sahip olduklarını belirterek, “Ülkeler coğrafi olarak, nüfus olarak küçük olabilir fakat dünya ve bölgesel politikalarda daha büyük rol alabiliyorlar. Balkanlar geçmişteki rolü itibariyle de Avrupa’nın güvenliği ve küresel politikalar bağlamında her zaman önemli bir konumda olmuştur.” dedi.

Avrupa Birliği Bakanlığı Siyasi İşler Başkanı Ege Erkoçak ise AB’nin genişleme stratejisinde Türkiye’nin yeri hakkında anlatımlarda bulundu. Erkoçak, Türkiye’nin AB’nin genişleme politikasında önemli bir yere sahip olduğunu dile getirerek aday ülkelerin üyelik koşulları, adaylık süreci, müzakere, fasıl, müktesebat gibi temel kavramlarla ilgili bilgi verdi.

Konuşmaların ardından dinleyenlerin sorularının yanıtlanmasıyla konferans sona erdi.