Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) İlim ve Medeniyet Öğrenci Topluluğu tarafından ‘İslami Kimlik’ konulu konferans düzenlendi. Yazar Ramazan Kayan’ın verdiği konferansa sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, üniversite personeli ve öğrenciler katıldı.

“İslami kimlik bir yön, bir yol ve bir amaç sahibi olmaktır”

Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan konferansın açılış konuşmasını yapan İlim ve Medeniyet Öğrenci Topluluğu Başkanı Muhammet Fatih Topal konferansa ilişkin düşüncelerini paylaşarak, “İslami kimlik, ben Müslüman’ım demektir. İslami kimliği olan, dünyada Allah için yaşayandır. İslami kimliği olan dünyanın neresinde olursa olsun zulme uğrayan tüm İslam beldelerindeki kardeşlerine sahip çıkandır. Şunu unutmayalım ki İslami kimlik bir yön, bir yol ve bir amaç sahibi olmaktır. İslami kimliğe sahip olan Müslüman kimliğinden utanan değil, o kimliğe layık olmak için kendinden utanan kimsedir.” dedi.

"İslami Kimliğin Şifreleri: Şahsiyet, Aidiyet ve Hareket"

Konferansa konuşmacı olarak katılan Yazar Ramazan Kayan ise İslami kimliğe sahip olan bireylerin mümin olarak ekmeksiz hatta evsiz dahi yaşayabileceğini fakat asla kimliksiz yaşayamayacağını belirterek İslami kimlik terimini 'şahsiyet, aidiyet ve hareket' kavramları bağlamında değerlendirdi.

“İslam’ın temel amacı şahıslara şahsiyet kazandırmaktır”

İlk olarak şahsiyet kavramını ele alan Kayan, her insanın bir şahıs olarak var olduğunu fakat şahsiyet sahibi olmadığını dile getirerek, “İslam’ın temel amacı şahıslara şahsiyet kazandırmaktır. Şahsiyet, bir etiket veya rozet değil, bir yaşam biçimidir. Hangi değerler dünyasına yaslandığımızı gösterir. Şahsiyet sahibi olan insan kendine ait bir yüreği, aklı ve iradesi olan insandır. Bugün ümmetin yaşadığı en büyük sorun şahsiyet terbiyesidir. Güçlü bir ümmet yetiştirilememesinin sebebi güçlü şahsiyetlerin yetiştirilememesidir. Bizim sizlerden beklediğimiz, şahıslar olmaktan çok şahsiyetli bireyler olmanızdır.” dedi.

“Aidiyetimiz öncelikle Allah’a aittir”

Daha sonra aidiyet kavramını ele alan Ramazan Kayan, güzel bir şahsiyete sahip olduktan sonra aidiyetimizi gözden geçirmemiz gerektiğini vurgulayarak, “Aidiyetimiz öncelikle Allah’a aittir. Biz herşeyden önce Allah’a, ahirete ve ümmete aitiz. Hayatı emanet olarak bize takdim eden Allah’tır. Bizler hayatın sahibi değil emanetçisiyiz. Allah’a ait olduğumuzun farkında olarak yaşamalıyız.” şeklinde konuştu.

“İnsanlığın umudu sizler olacaksınız”

Ramazan Kayan son olarak hareket kavramına değinerek on yıl önce Almanya’da verdiği bir konferansta tanıştığı okuyucusu ile arasında geçen konuşmayı anlattı. Yalnızca üç parmağını kullanabilen fakat buna rağmen İslami kimliği ile İslam’a katkı sağlamak adına pekçok çalışma yapmış olan okuyucusunun hayatından kesitler paylaşan Kayan, hiçbir engelin bizi engelleyemeyeceğini belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı: “İnsanlığın umudu sizler olacaksınız. Sırtımızı insanlığa dönmeyeceğiz. Müslüman, sırf kendisi için değil, başkasının da iyiliği için yaşayan insandır. Öncü, önder ve örnek insan olmanın peşine düşmeliyiz. Bizler meçhul değil, mesul olmalıyız. Okuduğumuz okullar diploma almamızın yanı sıra bize şahsiyet, aidiyet ve hareket kazandırmalı. Sizden öncelikle diploma, makam ve mevki değil bu kavramları kazanmanızı bekliyoruz.”

Konferans, Ramazan Kayan’a plaket takdiminin ardından sona erdi.