Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Birimi Basın Bildirisi No: 133 13.09.2011
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’nde düzenlenen 1. Ulusal Kırsal Turizm Sempozyumunun Piri Reis Salonunda ilk gün yapılan “Kırsal Turizmde Kadın Oturumunda” kırsal alanda çalışan kadınların yeri ve kadının sorumlulukları tartışıldı.
Kırsal alanda nüfus azalmasına bağlı yetersiz işgücü oluştuğu, yetersiz ekonomik durum ortaya çıktığı için de iyi yönetilen bir kırsal turizm etkinliklerinin ekonomiye katkı sağlayabileceği anlatıldı.
Atılım Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Gül Güneş, Kastamonu Üniversitesi ile işbirliği halinde yaptıkları “Sürdürülebilir Kırsal Turizmde Kadınların Yeri ve Önemi” başlıklı çalışmada kırsal turizmin yerel ekonomiyi canlandırdığı, bilinçlenme sağladığını vurguladı. Kola kutularının geri dönüşümünün sağlandığı bir fiziksel ortamın resimlerini göstererek böyle bir uygulamanın turizmde önemli mesajlar verebildiğini, kırsal turizmde iyi yönetim planlarının uzun vadede yarar sağladığını belirtti.
Doğal ve kültürel mirasımız çerçevesinde geleneksel yaşamdaki yufka yapımı, ikram ve konukseverlik konusunda da ilginç konulara dikkat çeken Güneş, Tatuta çiftliklerinde çiftlik evinde yaşayanlara turistlerin eşlik etmesinin aslında güzel bir deneyim olduğunu, ancak bu turizm alanının artık tıkandığını belirtti. Konukseverlikte aşırı şefkatli tutum içine giren yerli halkın yapacakları işlerde turistlerden yardım istemekte çekinmesinden dolayı çiftlik sahiplerinin asıl işlerinde aksamalar yaşadıklarını vurgulayan Güneş, Anadolu insanının çalışkan olduğunu, kadınların özellikle kırsal turizm alanında büyük katkı sağladığını belirtti.
Sakarya Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Fatma Fidan, kırsal turizmde kadın girişimciler ile ilgili bilgiler verdi. Küçük yerleşim yerlerinde daha fazla bulunan küçük işletmelerde, kadının aktif olarak yer aldığını vurguladı. Her mevsimde, her kesime hitap eden kırsal faaliyetlerin kültürel korunmaya da katkı sağladığını belirtti. Kırsal turizmde kadının çok daha önemli olduğunu, çünkü kadına ihtiyaç duyulduğunu belirten Fidan, Sakarya’daki bir örneği paylaştı.
Sanayinin bulunmadığı, bozulmayan mimarisi, kaplıcaları ve yaylaları ile turizme açık Sakarya’nın Taraklı ilçesindeki (bir film çekiminde “Mümkünlü” olarak tanıtılan yerdeki) kadınların girişimcilikleri örnek olarak sunuldu. Yaptıkları araştırmada kadınların yöresel el sanatları yaptıklarını, dokumacılık, takı yapımı, tahta kaşıkçılık, ev pansiyonculuğu, butik otel işletmeciliği gibi alanlarda kadınların bulundukları yöreye çok büyük katkı sağladıklarını açıklayan Yrd. Doç. Dr. Fatma Fidan, kadınların kurslarla, dokuma tezgahı vererek, bina tahsisi, pazarlama imkanının sağlanması gibi yollarla teşvik edildiğinde kırsal turizme büyük katkı sağladıklarını açıkladı.
Sakarya Üniversitesi’nin ilçede el sanatları üreten kadınlara destek vermek için kongre ve sempozyuma gelen ziyaretçilerin gezilerinin ilçede yapılarak, üniversitenin kırsal turizme bu şekilde katkı sağladığını belirtti. Oturumda, kadınların el sanatlarında para kazanmasının erkekleri başka işlere yönlendirdiği de tartışıldı.
İstanbul Üniversitesi’nde Antropoloji Bölümünde doktora öğrencisi olan Nazlı Uçar, Gökçeada’da turizm sayesinde modernleşen kadınlar ile ilgili yaptığı araştırma sonuçlarını açıkladı. Kırsal alanda pansiyon işletmeciliğinin gereği olan çamaşır yıkama, temizlik, yemek yapımı ve sunumu gibi işleri yapmaktan erkeklerin kaçınması nedeniyle, pansiyonculuk alanında kadınların aktifleşmek durumunda kaldığı anlatıldı. Köylerde turizmin aile yapısına, ekonomik duruma etkili olduğunun tartışıldığı oturumda, turizmle birlikte kadınların evde söz sahibi olmasına dair örnekler verildi.
“Kırsal Turizm ve Modernleşen Kadın” konusunun tartışıldığı oturumda, kırsal turizm ile kadınların şivelerinin düzeldiği, yer sofrası yerine masada yemek ya da turistlerden öğrendikleri yemekleri hazırlayarak mutfak kültürlerinin değişmesi, içkiye karşı hoşgörü artması gibi durumların da görüldüğü belirtildi.